Yabancıların TL'ye güveni sürüyor

Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Can Akın Çağlar, sigorta şirketlerinin ekonomiye 133 milyar TL'lik fon yarattığını belirterek, 'Bunun yüzde 85'i TL'de. Geçen sene de durum aynıydı. Bu da, yüzde 75'i yabancı sermayeden oluşan sigorta sektöründe, yabancı şirketlerin TL'ye olan güvenini gösteriyor' dedi.

Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Can Akın Çağlar, sigorta sektörünün yarattığı fon miktarının 133 milyar TL olduğunu ve şirketlerin yüzde 85’inin fonlarını TL’de tuttuğunu açıkladı. Çağlar, geçen yıl da benzer bir tablo olduğunu belirterek, “Geçen sene de sigorta şirketleri ellerindeki fonların yüzde 85’ini TL’de, yüzde 15’ini yabancı parada tutuyordu. Bu sene de durum aynı. Pozisyonlarını değiştirmediler. Sigortacılığın yüzde 75’inin yabancı sermayeden oluştuğu dikkate alınırsa şirketler, TL’de kalmaya devam etmiş. Bu da, son dönemde dövizdeki oynaklığı göz önüne aldığımızda, yabancı sigorta şirketlerinin TL’ye olan güvenini gösteriyor” dedi.

STRATEJİK SEKTÖRÜZ

Can Akın Çağlar, hem sigortacılık hem de bireysel emeklilik sistemi üzerine değerlendirmelerde 
bulundu. Sektörün 160 milyar TL aktif büyüklük ile bankacılık sektöründen sonra ikinci büyük sektör olduğunu ve ekonomi için stratejik öneme sahip olduğunu belirten Çağlar, şunları söyledi: “GSMH’nın 35 katı tutarında, 90 trilyon TL’ye yakın teminat vererek yatırımları koruyoruz. 


DASK, tarım sigortaları, Nükleer Riskler Sigorta Havuzu gibi uygulamalar ile de devletin yükünü paylaşıyoruz. Bireysel emeklilik fonları ise uzun vadeli fonlar ve hem sosyal güvenlik sistemini destekliyor hem de yurtiçi tasarrufları artırıyor Sigorta ve emeklilik sektörünün piyasaları derinleştirici, stabilize edici fonksiyonu olduğunu da söylemek gerekir. Sistemin daha da büyütülmesi ve geliştirilmesi gerekiyor.”

YERLİ PARÇA ÜRETELİM

Can Akın Çağlar, döviz kurundaki yükselişin yerli üretimin desteklenmesinin önemini ortaya çıkardığını da vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kur riskinden ve maliyetinden etkilenmemek için trafik ve kasko sigortasında sektörümüzün geçen yıl ödediği 5,9 milyar TL’lik yedek parça maliyetinin yüzde 60’ını oluşturan eşdeğer parçaların Türkiye’de üretilmesi için gerekli desteklerin sağlanması gerekiyor. Bu aynı zamanda cari açığın azaltılmasına da katkı sağlayacak. Yani, dışa bağımlılığı azaltmak için yerli ve milli eşdeğer parça üretimini teşvik edip, desteklemeliyiz.”

ALACAK SİGORTASI İLE BANKALARIN YÜKÜNÜ ALIRIZ

Piyasa koşullarının, finansal risklere karşı sigorta korumasının önemini ortaya çıkardığına dikkat çeken Çağlar, “Piyasada iki tür kredi var; biri bankaların kullandırdığı krediler, diğeri piyasa kredisi denilen esnafın kendi arasında kullandığı çek, senet. Piyasa kredisi yavaşlayınca yük bankacılık sektörüne biniyor. Piyasa kredisinin daralmaması için devlet destekli alacak sigortası devreye girmeli. Bu noktada devlet destekli bir havuz kurulması gündemde ve konuya ilişkin mevzuat da çıkartıldı. İçinde bulunduğumuz konjonktürü dikkate alacak olursak sistemin biran önce hayata geçirilmesi gerekiyor.”

AFETLERE KARŞI VATANDAŞI KORUMALIYIZ

Can Akın Çağlar, son dönemin önemli konusu doğal afetlere de değinerek, şunları söyledi: “Artan sel, heyelan ve dolu felaketleri sigortanın önemini ortaya çıkardı. Buna karşın; her iki işletmeden birinin yangın sigortası, her dört konuttan üçünün konut sigortası, her dört araçtan üçünün kasko sigortası, her iki konuttan birinin DASK sigortası bulunuyor. Sigortacılık bir anlamda toplumsal dayanışma demektir. Artan bu risklere karşı sigorta bilincinin ve sigortalılık oranını artırarak vatandaşlarımızı daha fazla koruma altına almalıyız.”